Nene Hatun
Kadın Doğum Hastanesi
Oldukça
uzun süren bir tadilatın sonucunda 6 mayıs 2002 tarihinde hizmete açılan
Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinin resmi açılışı Sağlık Bakanı Osman Durmuş
tarafından 24 Mayıs'ta yapıldı.
Öncesinde
Numune Hastanesi'nde varlığını sürdüren doğum kliniğinin yetersiz kalmasıyla
Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nin yatakhane bloku, hastanenin temelini
oluşturmuş. 1993 yılında yapımına başlanan hastane bu yıl hizmete açılabildi.
Özel bir hastaneyi aratmayan çağdaş hastane binası, açılışıyla birlikte
Niyazi Zeynep Girgin çitine de mutluluk getirmiş. Bir yıl önce ikiz çocuklarının
ölümüyle sarsılan çift sezeryanla üçüz çocuk sahibi olmuş. Aylık ortalama
500 doğumun gerçekleştiği Kadın Doğum Hastanesi, şimdiden Numune Hastanesi'ndeki
yıllık doğum ortalamasını geride bırakmış durumda. Hastaneye gelenlere
daha iyi hizmet için düşünülen tam otomasyon, donanım yetersizliğinden
dolayı kısmi olarak uygulanabilmiş.
75
yatak kapasitesiyle tıpkı özel hastane gibi Doğum Hastanesi. Odaların
çoğu çift yataklı, banyolu, tuvaletli ve klimalı; 16 oda ise tek kişilik.
Odalarda oksijen, azot ve vakum sistemi var. 107 personelle hizmet veren
hastaneye çoğunlukla Yeşil Kartlılar ve Emekli Sandığı mensupları geliyor.
Bunun yanında SSK'lılar, Bağ-Kur'lular ve çevre illerden gelenler bulunuyor.
Az sayıda bile olsa asker aileleri de diğer hasta profilini oluşturuyor.
Tam otomasyon kapsamında düşünülen hastanede şu an için donanım eksikliği
nedeniyle Hasta Takip, Personel (Personel Özlük, Personel Tahakkuk) ve
Eczane modülleri uygulanıyor. Hastanede HBYS (Hastane Bilgi yönetim Sistemi)'ne
açılışın ardından hızlı bir şekilde geçişlerini Numune Hastanesi tecrübelerine
bağlayan Başhekim Ali Kurt bu tecrübelerini Çözüm Haber okuyucuları ile
paylaştı: “Bundan 7 yıl önce Numune Hastanesi'nde otomasyon sistemine
geçmiştik. Yine Çözüm Bilgisayar ile. Otomasyona geçtiğimiz 1996 yılı
sonunda gelirlerimizde büyük bir patlama oldu. Daha önceleri çuvallar
içinde biriken, bekletilen, işleme geçirilemeyen bazı evraklar, daha doğrusu
alt gelir getirecek bazı kurumlarla ilgili evraklar uğraşmaya değer bulunmayarak
hazırlanmaz ve gönderilmezmiş. Onlar işleme girince, “kaçak”ta da ciddi
biraz azalma olunca çok iyi bir artış oldu gelirlerimizde. Yanlış hatırlamıyorsam
96 yılı rakamları ile gelirlerde 100 milyarın üzerinde bir artış oldu.
Bu artışla o hastaneye çok cihazlar aldık ve Numune Hastanesi teknolojik
olarak çağı yakaladı. Bu hastanenin kuruluşunda da oradaki deneyimlerimizi
hatırlayarak bir an önce otomasyonu kurmayı gerekli gördük. İlk iş olarak
hastanemizde bilgisayar sistemine geçtik. Bu geçişte tercihimizi geçmişteki
başarılı beraberliğimizden dolayı Çözüm Bilgisayar'dan yana kullandık.
Hastanemizde yapmak istediklerimizi henüz tam olarak gerçekleştiremedik.
Yapmak istediğimiz, hasta hastaneye girdiği anda sosyal güvence kartını
teslim edecek ve sonrasında bir daha vezneye gitmeyecek. Doktor muayenesini
yaptıktan sonra istediği tahlilleri bilgisayara kaydederek hastayı vezneye
gitmeden laboratuara gönderecek. İlk girişte veznede kayıt olduğu için
ne doktorun yanında ne de laboratuarda tekrar kayıt olmasına gerek kalmayacak.
Laboratuar teknisyeni programdan doktorun hangi tahliller istediğine bakacak
ve tahlilleri yaparak verileri bilgisayara girecek. Doktor, ekrandan hastanın
laboratuar değerlerini okuyacak. Ama şu anda istediğimiz sayıda bilgisayar
sahibi olamayışımızdan dolayı bu isteğimizi gerçekleştiremedik.”
Başhekim Ali Kurt, hastanelerinde hemşire ve memurların bilgisayar okur-yazarlığının
olmama-sından yakınarak, iki aydır personele bilgisayar eğitimi vermeye
çalıştıkları nı belirtiyor. Bilgisayar bilmemenin ötesinde hastanede çalışan
memurların önemli bir kısmının hastanede ilk defa çalışıyor olması işleri
biraz daha güçleştirmiş. Eğitim konusunda çekilen güçlükler azalarak da
olsa sürüyor.
Şu
ana kadar yaşanan sıkıntılara rağmen hastalardan, otomasyonla ilgili şikayet
alınmamış. Başhekim Ali Kurt, “Hastalar önce bilgisayar kullandığımızın
bile farkında olmuyorlar. Kayıt esnasında işlemlerin çabukluğundan dolayı
şaşırıyorlar.
Hastaların yanı sıra bizim için de hastane otomasyonu vazgeçilemez bir
rahatlık. Alıştığımızdan belki, bunun ne kadar büyük yarar sağladığının
farkında değiliz. Geçtiğimiz günlerde henüz bilgisayar sistemine geçmeyen
bir hastaneye gittim ve o zaman orada bulunanların ne kadar büyük eziyetler
içine girdiğini gördüm. Otomasyona geçmedikleri için bunun sağladığı faydaların
henüz farkında değiller. Personel ihtiyaçları büyük boyutlarda. Laboratuar
teknisyenlerini dahi bir takım yazışma ve kayıt işlemleri için istihdam
etmek zorunda kalıyorlar. Biz tabi ki Numune Hastanesinde ve burada yıllardan
beri bilgisayarlı çalıştığımız için tekrar söylüyorum bilgisayarın faydalarının
farkında değiliz alıştığımız için.
Hasta
profilimizde Numune Hastanesine göre bazı değişiklikler oldu. Yeşil Kartlılar
ve Emekli Sandığı mensupları dışında SSK'lılar da hastanemize geliyor.
Saydıklarımız dışında, hastanemiz açılmadan önce, özel polikliniklerde
veya evlerinde doğum yapan bazı ücretli hastalar da artık bizim hastanemize
geliyor. Bunun nedenini hizmet kalitesinin yükselmesine bağlıyorum. Rakamlara
da yansıyor bu. Bakın geçen yıl Erzurum Numune Hastanesi'ndeki doğum sayısı
4650, bizim aylık doğum sayımız 500'ün üzerine çıkmış durumda. Oranlarsak
yüzde 25'lik bir artış var neredeyse. Artışta hastanemizin doğum ve kadın
hastalıkları ile ilgili “dal” hastanesi olmasının yanı sıra yeni olması
da etkili.”
Röntgen cihazı ve HBYS için bilgisayar donaanımı dışında bir eksiği bulunmuyor
hastanenin. Röntgen cihazı eksiğinin iki ay içerisinde giderilmesi bekleniyor.Bu
açık geçici olarak Göğüs Hastalıkları Hastanesinden gideriliyor. Derneğin
kurulmamış olması ve Döner Sermayenin 1 Temmuz'da hizmete girmesi nedeniyle
otomasyona bir çok kurum ve kuruluşun yardımları ile geçilmiş. Önümüzdeki
günlerde hastane derneğinin kurulması düşünülüyor. Hastanenin şehir içinde
olmasına karşın merkezi yerlerden uzak olması nedeniyle alışveriş yapılabilecek
bir yer bulunmaması, kafeterya ve kantin ihtiyacını gündeme getiriyor.
Dernek yoluyla kafeterya ve kantinin çalıştırılması planlar içerisinde.
Başhekim Ali Kurt, yatılı hastalara ilaçlarının verildiğini ancak acil
bir ihtiyaç ihtiyaç olduğunda (örneğin çocuk bezi, bisküvi, meyve suyu
gibi) hastane yakınlarında bir yer olmadığını dile getirerek dernek kurmanın
önemine dikkat çekiyor.
Sağlık
sektörünün sorunlarının eğitimsizlikle başladığını düşünen Başhekim Ali
Kurt, örnekler vererek bu konuya değiniyor; “Kendilerine verilen hakkı
değerlendirmiyor vatandaşlarımız. Yeşil kart almaya uygun bir insan bunu
alması gerektiğinin farkında değil. Hastanemize kartı olmadan geldiğinde
zor durumlara düşüyor ya da yeşil kart almış ama vizesini yaptırmamış
oluyor. Dolayısıyla biz de zor duruma düşüyoruz. Kartı olmadığı için tedavisi
birkaç gün gecikebiliyor. Acil durumlarda tabi ki hasta ortada kalmıyor,
diğer sosyal güvenlik sistemleri devreye giriyor, valiliğin bazı fonları
gibi. Ama o fonların devreye girmesi de çok kolay olmuyor. En kolayı devletin
verdiği hakkı kullanmak ve yeşil kartını almak. Kartın dışında hastanemize
geleceği zaman da sevkini yaptırması gerekir. Düşünün 300 - 500 km öteden
gelen vatandaşımız var ve yeşil kartında sevki yok. Normal durumlarda
geri göndeririz ve sevkini yaptırıp yaptırıp gelmesini sağlarsınız ama
acil halde zor durumlar ortaya çıkıyor. Bu da eğitimsizlikten kaynaklanıyor.”
Nenehatun Kadın Doğum Hastanesi'nde belirlenen ilk hedef “Bebek dostu
Hastane” unvanını alabilmek. Türkiye'de 100 civarında devlet hastanesi
bu unvanı taşıyor. Unvanın amblemi, Picasso'nun tablosundan alınmış. Bebeğini
emziren bir anne resmi. Bu unvanı alabilmek için Dünya Sağlık Örgütü kriterlerinin
uygulanması gerekiyor. Bu kriterler emzirme ile ilgili ve yeni doğan bir
çocuğun ilk 6 ayında anne sütü almasına bağlı. Sağlık Bakanlığı'nın başlattığı
anne sütünü özendirme projesi kapsamında ortaya çıkan “Bebek Dostu Hastane”
kavramında duvarlara anne sütüyle beslenmeyi özendirici yazılar, bilgiler
asılıyor. Doğum yapan insanlara bu bilgiler yazılı olarak veriliyor. Görevi
sadece Eğitim olan bir hemşire var hastanede. Doğum yapan tüm kadınları
anne sütü, aile planlaması, bebek bakımı, loğusa bakımı, gebelik bakımı
konularında eğitmeye çalışıyor. Hastanenin bu unvanın ardından ikinci
hedefi de Toplam Kalite Belgesi ISO'yu almak. Bebek dostu hastane olmanın
hastaneye katkısı sadece moral değeri taşıyor. En büyük katkı doğum yapan
annelere ve onların bebeklerine olacak. Daha kaliteli bir hizmetle daha
bilinçli anneler ortaya çıkacak.
Diğer
sağlık kurumlarının faaliyetlerinden haberdar olmak için web sayfasının
hazırlıklarının sürdüğü Doğum Hastanesi, yeni kurulmasına rağmen iki ay
içerisinde Erzurum ve bölge halkı tarafından benimsenmiş ve sadece Erzurum
değil Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan, Erzincan, Bayburt Muş ve Bingöl gibi
hatta Van ve Hakkari gibi illerden de hasta alan bir bölge hastanesi kimliği
ne bürünmüş. Şu an ki ihtiyacı karşılayan personel sayısı ve hastane cihazıyla
hizmet vermeye çalışılan hastanede, Numune Hastanesi dönemine göre büyük
bir iş artışı yaşanıyor.
Nenehatun
Kadın Doğum Hastanesi Müdürü Sinan Yıldız, 10 yılda tamamlanabilen hastanelerinin,
özel hastaneleri aratmayacak modernliğe sahip olduğunu aktarırken, SSK'lıların
tedavileriyle oluşacak iş yoğunluğunu kaldırabilecek düzeyde olduklarını
belirtiyor.
10
kullanıcının olduğu hastanede Bilgi İşlem Sorumlusu Murat Akkaya, otomasyon
kurulduktan sonra göreve başlamış. Bu konuda fazla bilgisi olmamasına
rağmen kısa bir eğitimle genel bilgileri öğrenmiş. Akkaya otomasyonla
ilgili düşüncelerini aktarırken; “Çözüm Bilgisayar'dan gelen Eğitim Destek
Uzmanı, bize çok yardımcı oldu. Tüm sıkıntılarımızda hemen yardımımıza
koştu. O gittikten sonra problemlerimiz oldu. Ancak bugünlerde tekrar
yardımımıza gelecek sorunların çözümü için. Sorunlar, kullanıcılardan
kaynaklı. Programı henüz yeni öğrendiğimiz için pratik yaptıkça hangi
yönlerde eksik olduğumuzu görüyoruz. Burada çalışan bir çok personel daha
önce hiç bilgisayar kullanmamış. Sadece hasta kabulde bir kişi biliyordu.
Diğer personellerin tamamı Çözüm Bilgisayardan gelen Eğitim Destek personelinden
öğrendi bir çok konuyu. Program her yönüyle mükemmel. Diğer hastanelere
gittiğimizde elle fatura kesiliyor, kalemle hasta girişi yapılıyor. Bu
zorluklar bizde ortadan kalktı. Hastanın isterse on kez giriş-çıkışı olsun
bunu tek bir tuşla izleyebiliyorsun. Bize oldukça fazla zaman yarattı
veri girişlerini hızlı girebildiğimiz için. Ayrıca büyük bir yararı da
ağ sistemi sayesinde oturduğunuz yerden her şeyi takip edebiliyorsunuz”
diyerek memnuniyetini dile getiriyor.
Akkaya,
otomasyonsuz hastanelerde, maaş dönemlerinde gece yarılarına kadar bordro
yapıldığına da dikkat çekiyor ve ekliyor, “Ama bizde hepsi bilgisayara
kayıtlı. Bir tuşa basıyorsunuz ve geçmişteki çalışanların bile kaydını
görebiliyorsunuz. Bir tuşla istenen bordroyu çıkarabiliyorsunuz.”
Hasta
Müracaat bölümünde çalışan ve ücretli vezne hakkında bilgi veren Sağlık
Memuru Adem Güraksın, programın sağladığı kolaylıkları, “Hastanın işlemleri
kısa sürede sürede bekletmeden yapılıyor, yığılma meydana gelmiyor. Pratik
bir program olduğu için, Hasta Adı Soyadı ve Baba Adı girilerek gerekli
ücret söyleniyor, tahsilat yapılıyor ve bekletmeden polikliniğe gönderiliyor.
Daha önce bilgisayar hakkında bilgim olmamasına rağmen hiç zorluk çekmeden
bir hafta, on günlük kısa bir sürede programı kavradım. Bize oldukça kolaylık
sağladı bu program.
Daha
önce Numune Hastanesi'nde Radyoloji Teknisyeni olarak görev yapan Bekir
Şahin, bu hastaneye tayin olduktan sonra röntgen ünitesi olmadığından
dolayı Hasta Müracaat'ta göreve başlamış. Şahin HBYS ile ilgili düşüncelerini,
“Burada daha önce kullanmadığımız bir sistemle tanıştım. Hasta kaydını
öğrendim. Numune Hastanesi'nin yoğunluğunu biliyorum. Hemen hemen hasta
sayımız yakın. Oradaki veznenin görüntüsünü hatırlıyorum da kuyruk tüm
koridoru kaplardı. Burada üç kişi olmamıza rağmen çok hızlı bir şekilde
yapabiliyoruz işlemlerimizi.
Eczanelerinin
sadece yatan hastalara ilaç verdiğini hatırlatan Sağlık Memuru Yücel Doğan,
hastane otomasyonuna ilişkin olarak, “Sistem harika. Yanlış girdiğiniz
ilacı silebiliyorsunuz. Hastanın kaydı yoksa gösteriyor. Yanlış kod girdiğiniz
zaman uyarıyor. Dahiliye de kayıtlı bir hastayı, hariciye servisi diye
tekrar girerek hasta kaydı yapabiliyordunuz önceki sistemde. Bu sistemde
böyle bir sorun yaşamıyoruz. Programın en güzel özelliklerinden biri işlemleri
çok daha hızlı yapabiliyorsunuz. Hem kod ile hem de harf yazarak istediğiniz
ilaca ulaşabiliyorsunuz.
|