
Veri; (Data) insan ya da
makine tarafından iletişim, açıklama ve işlem amaçlarıyla herhangi bir amaç,
konu, durum, koşul, fikir ya da diğer unsurları açıklamak için kullanılan
sayılar, harfler ve simgeleri belirtmek üzere kullanılan sanal bir
terimdir.
Veri ile bilgi arasındaki en büyük
fark, verilerin bilgi işleme konu olan kısmı, bilgilerin ise işlemin sonucu
olmasıdır. Bazen bilgi tek başına kesin bir anlam ifade etmeyebilir, ama başka
bir bilginin elde edilmesinde kullanabiliriz.
Bilgi ile İlgili Kavramlar
Sözlük anlamı ile bilgi; insan usunun kapsayabileceği
olgu, gerçek ve ilkelerin tümüne verilen ad, öğrenme, araştırma ya da gözlem
yolu ile elde edilen gerçek, ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel
düşünceler, insan anlağının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünsel ürün,
bilişimde ise kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam olarak
tanımlanmaktadır.
Bilgi kuramı; bilginin temelini, bilim alanında
uygulanan yöntemleri sınır ve güvenilirlik bakımından inceleyip araştıran
felsefe dalı (epistemoloji). “Her bilgi kavramı kavrayan özneyle kavranan
nesnenin yapılarını, özelliklerini, birbirleri karşısındaki durumlarını ortaya
koymaya çalışmaktadır.
Sözlük anlamı ile malumat (information); bilgi, bilgi
edinmek, öğrenmek, haber; informative bilgi verici, aydınlatıcı, eğitici ve
informed ise; bilgili, tahsilli, anlamında kullanılmaktadır.
Bilginin bilgi sistemi açısından; doğruluk veya
yanlışlık, yenilik miktarının artması; düzeltici tam zamanında, öz ve anlaşılır
olması gibi özellikleri taşıması gereklidir.
Bilginin kalitesi; bilginin ihtiyacı karşılama
derecesi ile ilintilidir. Hatalı
bilgi, hatalı sonuçlara neden olur. Yanlış veri toplanması ve değerlendirilmesi,
verinin işlenmesinde hata yapılması, verinin işlenmemesi veya kayıp olması,
verinin yanlış düzenlenmesi veya yanlış kayıt edilmesi, yanlış veri kaynağı
kullanılması, bilgi işleme (program) hataları veya verinin kasıtlı tahrif
edilmesi (yanlış üretilmesi)
bilginin hatalı olmasına sebep
olmaktadır.
Bilginin ömrü de önemlidir. Bilginin kullanılabilir
olduğu zaman aralığına bilginin ömrü denilmektedir. Bilgi şartlı bilgi, ve
faaliyet bilgisi olmak üzere iki türde sorgulanmaktadır. Şartlı bilgi; belli bir
tarihte hazır olması gereken bilgidir. Faaliyet bilgisi ise belli bir zaman
aralığındaki değişiklikleri yansıtan bilgidir. Bilginin ömrü değerlendirilirken
bilginin gecikmesi ve bilginin kullanım aralığı dikkate alınmaktadır.
Bilginin Önemi
Bilgi önemlidir, çünkü, bilgi milli bir güçtür.
İnsanlığın geleceğini akıllıca kurabilmesi ve yönetebilmesi için bir anahtardır,
bir kaynaktır. İnsan için su gibi hava gibi, yiyecek gibi hayati ve olmazsa
olmaz bir enerjidir. Bilindiği gibi insanlığın varolduğu andan itibaren, bilgi
üretilmektedir. Sümerlerin yazıyı bulduğu andan itibaren, bilgi üretilmektedir.
Yazının bulmasından, mağaralarda resim ve çizimlerden sonra Orhun ve Yenisey
anıtlarından, Mısır'da Papirüsler üzerine yazılan ve tıp ansiklopedisi olan
Ebers papirüsüne uzanan yolda; matbaanın icadı ile belge ve bilgi üretimi
hızlanmıştır. Büyük Selçuklu Türkleri'nin kurdukları hastanelerde, “kayıt bilgi
sistemleri, yazışma ve haberleşme, bütçeleme, denetleme ve raporlama
faaliyetlerine ve bilgi kaynağı kütüphanelere önem veriliyor, kütüphanecilere
yüksek ücret veriliyor, Nizamiye Medreseleri'nin (1066) tıbbiye kısımlarında el
yazması ders kitapları okutuluyordu. Osmanlı Devleti zamanında kayıt sistemleri
çok gelişmişti ve kayıtları ayrıntılı idi. Sözgelimi Şişli Etfal Hastanesi'nde
(1899) tıbbi kadroların listesinden kadro sayısına, maaşların tayinatlarına,
tayinatların cinsinden kadrolara göre verilecek miktarlarına; hasta müşahede
kağıdından, hastanın derece, nabız ve solunum cetveline, hastanede yatarak
tedavi edilen hastaların Müslim, Gayri Müslim, çocuk, yetişkin, erkek, bayan
gibi kayıtlarına, istatistiki raporlara, hastane kuruluş belgesinin planından,
hastanenin mimari planı ve kuşbakışı görünüş, çizimlerine kadar birçok veri
kaynaklarına rastlamaktayız. Ayrıca veri güvenliği için Osmanlı Devleti'nin
kayıt sisteminde “siyakat” adı verilen şifreli bir yazı kullanılıyor ve bu
yazıyı siyakatı bilmeyenler okuyamıyorlardı. Böylece, veri güvenliği
sağlanıyordu. Bilhassa 1900'lü yıllarda bilim ve teknolojinin gelişmesi,
ülkelerin araştırma ve geliştirme çalışmalarına verdikleri önem, bilimin
disiplinler arası özelliği, bilim ve teknolojideki yarış ve bilgisayarların bu
alanda devreye girmesi vb. etmenler, bilgi ve belge üretimini hızlandıran ve
çeşitlendiren etmenlerdir ki bu etmenler bugün dünyayı bilgi çağına ve bilgi
toplumuna ulaştırmıştır. Bilgi birikimi o kadar hızlı artmaktadır ki 1980'li
yıllarda bir uzman hekimin sahasındaki yenilikleri takip edebilmek için bir
saatte bir makale okunması gerektiğinden
bahsediliyordu.
Bilginin ürkütücü boyutlara ulaşan birikimi ve artışı
bilginin denetim altına alınması ve kullanıma sunulmasında insan öğesi yanında
mekanik ve elektronik cihazların kullanımını ge-rektirmiştir ve
gerektirmektedir. Gelişen teknolojinin sağladığı olanaklar bu konuda bir yandan
ulusal bilgi denetim ve bilgi yayım alanında yeni ufuklar açarken ve büyük
kolaylıklar sağlarken, öte yandan uluslararası enformasyon sistemlerinin
gerçekleştirilebilmesinde etkenlerin başında gelmektedir.
Günümüzde ülkelerin mücadelesi (savaşı) bilgi savaşı
şeklinde olmaktadır. ABD milli gücü, politik güç, askeri güç, ekonomik güç ve
bilgi gücü olarak tasnif etmektedir. Bilgiyi üreten, gizleyen, kullanan ülkeler
dünyanın efendisi olurken, bunu beceremeyen ülkeler modern köle ülkeler ve
milletler olarak kalacaklardır. Bilgiye kim hakimse ve onu kim kullanabiliyorsa
kazanan hep o olacaktır.
Hastane Yönetiminde Bilgi
Her alanda olduğu gibi yönetimde ve hastane
yönetiminde de bilgi önemlidir. Yönetimde bilgi, belli bir formda işlenmiş ve
alan için anlamlı olan, hali hazırdaki ve gelecekteki kararlar için anlam ifade
eden, algılanan veya gerçek değeri olan veri demektir. Veri davranışları
etkilediği zaman bilgi olmaktadır. Etkili bir hastane yönetiminin en önemli öğe
ve kaynağı bilgidir. Günümüzde bilginin bir hastane işletmesinin oluşumu için
gereken teşebbüs, sermaye, makineteçhizat, malzeme, zaman, işgücüne ek olarak
temel bir öğe ve kaynak olduğu inkar edilemez bir
gerçektir.

Hastane yönetiminde bilgi
gereksinimi kaçınılmazdır. Etkililikle kullanılabilecek profesyonel hastane
yöneticilerinin elinde kaliteli, yeterli, doğru ve
zamanında elde olan bilgi iyi kararların verilmesini, iyi planların
yapılmasını, iyi organizasyon ve kadrolamaların gerçekleştirilmesini
destekleyecak, bunun sonucunda ise hastane hedeflerine başarılı bir biçimde
ulaşmayı sağlayacaktır. Böylece bilgi bir hastane organizasyonunun bütünlüğünü
koruyan bir araç görünümü kazanacaktır. Bir hastane yöneticisi için gerekli olan
bilgi; hedefleri oluşturmak, değerlendirmek ve raporlamak, planlamak,
standartları geliştirmek ve eyleme başlamak, gerçekleşen tıbbi muayene ve
tedavi, hasta bakımı, sosyal hizmet ve psikolojik yardım, destek hizmetler vb.
faaliyet sonuçlarının standartlardan sapması halinde gerekli düzeltme eylemine
geçmek, elde edilen sonuçları ve elde edilen başarıları değerlendirmek ve
raporlamak için hastane yöneticilerinin gereksinme duyduğu her şeyi içermelidir.
Hastanelerde bilgisayar destekli bilgi işlem etkili olmaktadır. Çünkü bilgi
doğrudan, anında ya da toplanarak bilgi sistemine kayıt edilebilmektedir.
Bilgiler bilgisayara çok sayıda kaydedilebilmekte ve bunlar olağanüstü bir hızla
sınıflanabilmekte ve sıralanabilmektedir. Kullanılan yazılımlar sayesinde işlem sırasına göre matematiksel
işlemine ve mantıksal karşılaştırmalara tabi tutularak yeni bilgiler hızla
türetilebilmektedir. Sonuçlar hızlı ve doğru alınabilmektedir. Gerektiğinde
olağanüstü hızla istenilen bilgilere erişilmektedir. Güncelleme hızlı ve doğru
yapılarak istenilen sayıda arzu edilen şekil ve forumda gereken raporlama işlemi
yapılabilmektedir. Bilgisayar destekli bilgi işlemde faaliyetler genel
amaçlıdır. Gerektiğinde elle çözümleri ve düzenlemeleri zaman alan doğrusal
programlama simülasyon (benzetişim) ve istatistiksel işlem araçlarıyla
türetilemeyecek bilgilere ulaşılabilmektedir. Bilgi işlemin yukarıdaki
üstünlükleri yanında hastane içindeki bilgi akışı ve iletişimin gözden
geçirilerek yeniden yapılaştırılması, yönetimi ve denetim kolaylaştırması gibi
yararları vardır.
1960 ve 70’li Yıllarda ABD’de
Uygulamalar
Hastanelerde ve diğer sağlık kuruluşlarında
bilgisayar uygulamalarının öncülüğünü yapan ABD'de bu çalışmaların 1960'lı
yıllarda başladığı görülmektedir. 1960 yılından önce ABD hastanelerinde
bilgisayarlar öncelikle hasta kabul
ve muhasebe gibi alanlarda seyrek olarak kullanılıyorlardı. Veri işleme
işlemleri uygulamalarında
bilgisayarlar, onların el kitapları ve delikli kart techizatları yardımcı
oluyorlardı.
1960 yılında bilgisayar kullanımında hastaneler hareketlendiler ve bilgi
yönetiminde bilgisayarlar büyük bir faktör olmaya başladılar. Muhasebenin bütün
alanları için o an için mükemmel olan muhasebe paket programları kullanılmaya ve
bu uygulamalara çok önem verilmeye
başlandı. Bunun yanında klinik veya tıbbi bilgi sistemlerinde de sınırlı ve
küçük çaplı bilgisayar uygulamaları
yapılıyordu.
Esasında 1960 yıllarında bilgisayar destekli bilgi sistemlerinin nasıl
çalıştırılacağı gerçekten anlaşılmadan bilgisayar kullanımında artışlar oldu ve
birçok hastanedeki uygulamalarda ciddi sorunlar meydana
geldi.

Hastanelerde bilgisayar kullanımı esasen 1970 yıllarında hareketlendi.
Bilgisayar teknolojisi iki önemli yararla hastaneleri etkiledi. Bunlardan
birincisi; bilgisayar teknolojisinin on-line diye takdim edilen
bilgisayarlaştırılmış veri tabanlarına, hastane per-soneline merkezden
desantirilize yetki dağıtılarak iletişim terminallerine doğrudan erişebilme
imkanı sağlanması; ikincisi ise ucuz mini bilgisayar pazarının gelişmesi
sonucunda hastaneler-deki mevcut bilgisayar sistemlerine mini bilgisayarların
eklenmesi ve bunların genel sistem altında alt sistemler olarak entegre
edilmesine imkan sağlanmasıdır.
Yeni bilgisayar teknolojileri sayesinde tıbbi kayıt bilgileri bilgisayar
ortamına aktarıldı. Hastanelerde hasta bakım hizmetlerine destek için süreçlerin
organizesi, bilgilerin depolanması, bilgilerin tekrar bulunup getirilmesi gibi
faaliyetler klinik bilgi sistemlerini karmaşıklaştırdı. Özel klinik bilgi
sistemleri ve bilgisayar uygulamaları bilgisayar destekli teşhis, tedavi ve
hasta takip; hasta monitör sistemleri, laboratuvar otomasyonu; tıbbi kayıt
indeksleri, tekrar bulup-getirme ve eczane bilgi sistemleri gibi kategorize
olmuşlardır.
Hem geleneksel ve hem de problem oriyentli tıbbi kayıt için klinik bilgi
sistemi uygulamaları geliştirildi. Boston'daki Massachusetts Genel Hastanesi
için oluşturulan klinik bilgi
sistemi uygulamaları laboratuvar test raporları, otomatik hasta hikayesinin
alınması, hasta özet raporları, kritik hasta bakım planları, tıbbi eğitim, tıbbi
muayene, otomatik ilaçla tedavi sistemleri, hekimlerin doğum hikaye notları,
istatistiksel paketler ve tıbbi bakım kullanım istatistikleri alanlarında
geliştirildi. Bunun yanında satın alma, muhasebe, finansman, personel, çok
çeşitli malzeme tedariki ve stokları ve bunlarla ilgili faaliyetlerin
bilgisayarlaştırılması, tıbbi bilgi
sistemlerinin bakımının ve geliştirilmesi sağlanırken sistem de giderek daha da
karmaşıklaşmaya başladı. Bu durumlar bilgisayar sistemlerinin çoklu girdilere
izin vermesi ve sorgulaması, geniş kapsamlı bilgilerin alınıp-verilebileceği bir
depolama kapasitesine sahip olması gerekliliğini ortaya koydu. Bu alanda gelişen görüşler içinde en önemlisi
kullanıcıların kabullerinin elde edilmesidir. Sözgelimi; sofistike bilgisayar
sistemlerinin kullanımının, doktorlar, hemşireler ve diğer sağlık
profesyonellerine rahatlık sağlaması gibi.
1970 yıllara bakıldığında bilgisayarlaştırılmış tıbbi bilgi sistemlerinin
bugüne göre çocukluk evresini yaşadığını söyleyebiliriz. Bununla birlikte böyle
sistemlerin çok geniş kullanışlı ve kullanıldığı zaman geleneksel hastane
çevresinin değişimi için etkili ve kuvvetli bir güç olacağının da farkına
varılmıştır. Geleneksel görevlerin, yöneticiler ve hekim, hemşire vb. hastane personeli
arasındaki ilişkilerin ve
rollerinin yeni bilgisayar teknolojilerine göre düzen-lemelerinin
gerekliliği görülmüştür.
1976'da ABD'de Hospital Financial Management Association tarafından
hastanelerde bilgisayar uygulamaları üzerine yapılan bir araştırmada;
hastanelerin %86'sının bilgisayarı
bordro işlerinde, ikinci sırada alacaklı hesaplar ve hasta faturalarında; üçüncü
sırada ise yatak sayısı, hasta kabul ve yatacak hastaların klinik randevularında
kullandıkları görülmüştür. O yıllarda birçok hastanenin verimli ve kolay
kullanım için bilgisayar ve listeleme sistemleri geliştirdiği ve yatak işgal
oranı, acil müdahale, klinik müdahale faaliyetleri, ameliyathane, ileri
rezervasyon, hastaların rahatlığı
ve kaynakların yeterli tahsisi gibi ko-nularda çalıştıkları görülmüştür.
Bu çalışmalar sonunda çok anlamlı sonuçlara ulaşılmıştır Sözgelimi;
Massachusetts Genel Hastanesinde yatak işgal oranı %30'dan %100'e, ameliyat-hane
kullanım oranı ise %25'ten %79'a çıkmıştır. Profesyonel hastane yöneticileri bu
sonuçların ne anlama geldiğini çok iyi
bilirler.
Türkiye’de Uygulamalar
Türkiye olarak biz 1960'ı takip eden yıllarda ulusal sağlık sistemimizi daha yeni kurmuştuk. En uç noktadan yani sağlık evinden üniversite
hastanesine uzanan bir sevk zinciri ve
sağlık ocağındaki hane halkı formundan hastanedeki Form 56'ya kadar
kodlanmış birçok form ve poliklinik defteri, ameliyathane defteri gibi çok
sayıda defterin kullanıldığı ve Sağlık Bakanlığı'na kadar uzanan elle tutulan
bir sağlık bilgi sistemi kullanmaya başlamıştık. ABD 1970'li yıllarda koşar
adımlarla hastane bilgi sistemlerini, klinik bilgi sistemlerini uygularken,
bizim hastane ve sağlık yöneticilerimizin kaynakların tahsisi, hastanelerin
verimliliği, personelin performansı, bir hasta gününün maliyeti, ameliyat
maliyetleri, bütçeleme yanında bilgi gibi stratejik ulusal güç olan bilgi
konularında bir dertleri yoktu. Ama ne zamana kadar? 1985’li yıllarda Hacettepe
Üniversitesi Sağlık İdaresi Yüksek Okulu'nda hastanelerde bilgisayar kullanımı
konusunda seminerler verilirken hastanelerimizde bunları maalesef uygulamaları
yoktu. 1990 yıllarına doğru Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi personel, maaş
tahakkuk ve depo hizmetlerinde bilgisayar kullanmaya başladığında Hacettepe
Hastanelerinde bile böyle bir uygulama bulunmuyordu. 1990'lı yıllarda Sağlık
İdaresi Yüksek Okulu ders programlarında bilgisayar dersleri ve hastane bilgi
sistemi dersi yer aldı. Yine bu yıllarda özel sektördeki Çözüm, ACC, Promer gibi
firmalar hastaneler için yazılımlar yapmaya başladılar. Bu uygulamalar için SSK
hastaneleri güzel bir uygulama alanı ve öncü oldular. Hastanelerin büyük bir
kısmı Sağlık Bakanlığı'na aitti ve bu hastaneler bilgisayar kullanımından
mahrumdular. Sağlık Reformları kapsamında Dünya Bankası destekli çalışmalarda
Sağlık Bakanlığı çalışmalar başlatmıştı fakat arzu edilen sonuç bir türlü
alınamamıştı. Çekirdek Kaynak Yönetimi Sistemi hala bitirilememiştir. Ama Sağlık İdareciliği ve hastane
yöneticiliği konusunda öğrenim yapan Sağlık İdaresi Yüksek okulu 1995'li
yıllarda 80 bilgisayarlık laboratuvarında bilgisayar destekli dersler verirken,
müfredat programının üçte birini bilişim derslerine ayırarak çağdaş hastane
yöneticilerini yetiştirirken Sağlık Bakanlığı bu yöneticilere görev vermiyor,
hastane bilgi sistemleri konusunda proje bazlı çalışmalar dışında hastane
otomasyonuna geçemiyordu. Bunun sebeplerinin çok iyi araştırılması gereklidir.
2000 yıllara gelindiğinde Sağlık Bakanlığı kendisi HBYS yazılımları yazmaya karar verdi,
2003 yılında ise Sağlık Bakanlığı program yazma işine son vererek, hastanelerin
otomasyonunu özel sektöre açtı. Profesyonel işler gerçek profesyonellerin eline
geçince Hastaneler hızla otomasyona geçmeye başladılar. SSK Hastanelerin Sağlık
Bakanlığı'na devredilmesinden sonra HBYS uygulamaları daha da
hızlandı. Şüphesiz bu hızlanmada Sağlık Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi
Başkanlığının çizdiği yol haritası çok etkili oldu. Şimdi HBYS konusunda
mükemmellik açısından hastaneler arasında bir yarış
başlamıştır.
Tıbbi Kayıtlar Bilgisayar Ortamında
Şu anda gelişmiş ülkelerde HBYS o kadar ileri boyutlara ulaşmıştır ki,
ulusal bilgi sistemi kapsamında bilgi transferleri, teletıp uygulamaları, PACS
uzaktan müdahaleli robotik ameliyatlar, sanal ameliyatlar, uzaktan eğitim,
çakıştırmalı DİCOM uygulamaları vb. uygulanır ve geliştirilirken onların 45
yılda aldığı yolu Türkiye son iki yıldaki çabalarla büyük ölçüde kat etmeye
başlamıştır. Bugün artık tam otomasyonu yakalayan hastanelerimiz, tıbbi
kayıtlarını bilgisayar ortamında tutmaya başlamıştır. Tam otomasyona ek olarak,
güvenlik sistemleri, monitör, internetten randevu, internetten görüntü,
sıramatik, KİOSK uygulamaları hastanelerimizin vazgeçilmez uygulamaları haline
gelmiştir.
Sağlık Bakanlığı'nın Yataklı Tedavi Kurumları Tıbbi kayıt ve Arşiv
Hizmetleri Yönergesi'ne makamın 24.09.2004 tarih ve 7067 sayılı onayı ile bir ek
madde eklenmiş ve öncelikle tıbbi kayıtların daha sonra da depo, ambar, stok
kontrol, kayıtların da bilgisayar ortamında tutulması ve bunun için neleri
yapılacağı sıralanmıştır. Bu yönerge hükümlerine göre hastaneler tıbbi
kayıtlarını bilgisayar ortamında tutmak
zorundadırlar.

Bugün ülkemizde 110 hastanede HBYS işleten Çözüm Bilgisayar; Çanakkale
Devlet, Kahramanmaraş Devlet ve Yenişehir Devlet, İskenderun Devlet, Niğde
Devlet, Erzurum Palandöken Devlet, Gaziantep 25 Aralık Devlet ve Gaziantep
75.Yıl Doğum ve Kadın Hastalıkları Hastanesinde tıbbi kayıtları bilgisayar
ortamında tutmaya başlamış ve şartlarını bekleyen diğer hastaneleri de hızla bu
yapıya kavuşturmaktadır. Bu uygulamanın yönerge gereğini yerine getirme yanında
sağladığı birçok yarar vardır. Bunlardan birisini örnek olarak belirtmek
gerekirse Kahramanmaraş Yenişehir Hastanesi'nin yöneticilerinin ifadelerine göre
yalnızca kırtasiye giderlerinden 100 bin YTL tasarruf sağlanmıştır.
Sonuç
Sonuç olarak 1960'lı yıllarda ağır ağır başlayan hastane bilgi sistemleri
bugün baş döndürücü bir şekilde gelişmesini sürdürmektedir. Ülke olarak bizler
de başlangıcında çok gerilerden seyrettiğimiz bu sürece geç de olsa katılıp
aradaki farkı hızla kapatmak için var hızımızla çalışmaktayız. Bu alanda son iki
yılda aldığımız mesafe bizleri ümitlendirmektedir. Hastanelerimiz Türk ürünü
yazılımlar Türk ürünü bilgisayar, KİOSK, barkod, sıramatik vb.donanımlar
kullanırken bir taraftan da teknokentler bünyesinde ARGE çalışmaları ile yeni
projeler üretmektedirler. Sözgelimi ülkemizin ilk yerli PACS uygulamasını yapan
Çözüm Bilgisayar'ın şu anda ODTÜ Enformatik Enstitüsü ve Uygulamalı Matematik
Enstitüsü ile ortaklaşa yürüttüğü karşılaştırmalı ileri DİCOM uygulamaları
projesi bu çalışmalara bir örnek
olarak gösterilebilir. 2003 yılında otomasyona geçemeyen hastanelerden iki yılda
tam otomasyona geçmiş hastaneler, tıbbi kayıtlarını bilgisayar ortamında tutan
hastaneler, internetten randevu alınan hastaneler, provizyon alan ve pilot
uygulama olarak muayene provizyonu alan hastanelere ulaşmak tam manası ile bir
başarı öyküsü olarak ele alınmalıdır.
KAYNAKLAR
1- Charles T.Austin and Barry R.Greene, “Hospital
Information Systems: A current perspective” Inquiry, June 1978,
s.96.
2- American Hospital Association, Hospital Medical
Records-Guidelines for their use and the Releaze of Medical Information,
Chicago, III, 1972,
s.3.
3- American Hospital Association, Medical Record
Departments in Hospitals: Guide to Organization, Chicago, III, American Hospital
Association, l972, s.3.
4- Joint Commission on Accredition of Hospitals,
Accreditation Manuel for Hospi-tals,1980 edition, Chicago III, JCAH, 1979,
s.83.
5- I.Donald Snook,Jr, Hospitals What They Are and How
They Work, An Aspen Publication, Philadelphia, 1981,
s.190-191.
6- AK, Bilal, Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri,
(Mimograf) Hacettepe Üniversitesi, Sağlık İdaresi Yüksekokulu, Ankara,
1999.
7- AK, Bilal, Sağlık Kurumlarında Bilgi Yönetim
Sistemleri, (Mimograf) Hacettepe Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü,
Ankara, 2000.
8- AK, Bilal, Hastane Bilişim Sistemleri (Mimograf),
Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Hastane İşletme Yönetimi Programı,
Ankara, 2003.
9- AK, Bilal, Tıbbi Dokümantasyon ve Tıbbi Arşiv (Mimograf), S.B., Gevher
Nesibe Sağlık Eğitim Enstitüsü, Ankara,
2002.
10- AK,Bilal, Yönetim Bilgi Sistemleri, Kamu
Çalışanları Dergisi, 35, 1993, s.19-22.
11- AK, Bilal, AK, Zuhal Ayşe, Tıbbi Dokümantasyon
Hizmetlerinde Bir Yenilik Olarak Doldurma Sistemli Optiksel Disk Uygulaması,
I-II, Sağlık Gazetesi, 45, 1995, s.12, 46;
12.
12- AK, Bilal, Hastanelerde Bilgisayar Kullanımı,
Sağlık Gazetesi, 2-12, 1992, s.10.
13- AK, Bilal, Hastane Yönetim Bilgi Sistemi ve
Hastane Otomasyonu, (Mimograf), SİD Seminerleri, Ankara, İstanbul, Bursa,
Mersin, 1998.
14- AK, Bilal, Hastane İdaresi ve Organizasyonu,
(Mimograf), Hacettepe Üniversitesi, Sağlık İdaresi Yüksek Okulu, Ankara 1981,
s.18-23.
15- AK, Bilal, Selçuklularda Sağlık Kuruluşları,
Sekizinci Türk Tıp Tarihi Kongresi, 16-18 Haziran 2004, Sivas-Divriği,
s.5.
16- AK, Bilal, Selçuklu Türklerinde Sağlık
Hizmetleri, Sağlık Gazetesi, sayı:11,1992,
s.24.
17- AK, Bilal, Osmanlılarda Sağlık ve Hastane Yönetimi,
(Bilal AK, Adnan Ataç, Osmanlı Devletinde Sağlık Hizmetleri, Ajans Türk
Matbaası, Ankara, 2000 içinde) s.135-168.