SANAYİCİYE ODTÜ DESTEĞİ ODTÜ-OSTİM Teknokent Kuluçka Merkezi Hizmete
Girdi. Üniversite-sanayi
işbirliğinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması düşüncesi çerçevesinde
ODTÜ-OSTİM Organize Sanayi Bölgesi
Yönetimi’nin işbirliği ile OSTİM Organize Sanayi Bölgesi içerisinde kurulan ODTÜ-OSTİM Teknokent Kuluçka Merkezi 6
Eylül 2006 tarihinde hizmete girdi. ODTÜ-OSTİM Teknokent sanayicilere,
yeni teknolojiler ve yeni ürünler geliştirebilmek için üniversite ile daha
etkin, daha düşük maliyetli ortak proje yapabilme olanağı, teknolojik sorunlara
daha hızlı ve daha düşük maliyetle çözüm bulabilme, ulusal ve uluslararası Ar-Ge
fonlarından daha fazla yararlanabilme, mevcut işgücünün niteliğini
yükseltebilme, gereksinim duyulan yeni işgücüne kolay ulaşabilme, yurt dışında
aynı sektörde faaliyet gösteren firmalar ile de öncelikle teknoloji transferi ve
ihracat potansiyeli olmak üzere işbirliği olanağı gibi yararlar sağlayacak.
“Üniversite ve sanayi evleniyor”
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun ODTÜ-OSTİM Teknokent’in
açılışında yaptığı konuşmada, ithal teknolojinin kısa sürede yeterliliğini
kaybettiğini belirterek; ülkelerin, kendi teknolojilerini yaratmaları
gerektiğini, bilimsel ve teknolojik alanlarda gelişme ve ilerleme
sağlayamamaları halinde teknolojik sömürünün ortaya çıkacağına işaret etti.
Türkiye'nin
yaşadığı siyasi ve ekonomik buhranların, bütün kesimlerin fedakarlığı ile geride
kaldığına işaret eden Bakan, artık sürdürülebilir bir kalkınma yakalandığını
belirtti ve enflasyonun düştüğünü, bütçe açıklarının makul seviyelere
indirildiğini, sanayide kapasite kullanım oranlarının arttığını kaydetti.
''Bugün Türkiye 190 milyar dolarlık dış ticaret hacmine
kavuşmuştur'' diyen Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, bu başarılar
sonucunda Avrupa Birliği
ile müzakere sürecinin başlatıldığını
hatırlattı. Konuşmasında, üniversite sanayi
işbirliğinin önemine de değinen Coşkun, bir dönem üniversitelerin özel sektöre
bilgi vermekten çekindiğini hatırlatarak, artık durumun değiştiğini anlattı.
Bugün gelinen noktada siyasi ve ekonomik istikrarın sağlandığını ve bunun tüm
kurum ve kuruluşlara yansıdığını ifade eden Ali Coşkun, ODTÜ-OSTİM Teknokent
Merkezi’ni örnek göstererek '' Bakın nasıl sonuçlar ortaya çıkıyor''
dedi. Coşkun, şu ana kadar teknoloji
geliştirme bölgeleri için 61 patent alındığını ve bu merkezlerin sayısının
artırılması gayretlerini sürdürdüklerini de belirterek, OSTİM'in bugün geldiği
seviyeden gurur duyduğunu bildirdi. Öte yandan Coşkun, Üniversite
sanayi işbirliğini desteklemeye devam edeceklerini belirterek, bakanlığının
küçük bir armağanı olarak ODTÜ Teknoloji Geliştirme Merkezi'ne 1 milyon 250 bin
YTL, OSTİM Teknokent Merkezi'ne de 1 milyon YTL verileceğini
söyledi. “Üniversite ve sanayi evleniyor” ifadesini kullanan Coşkun, “Bu nikahı kıymak bana nasip oldu. Şahidimiz de Yenimahalle Belediye Başkanı.” diye konuştu. Söz konusu merkezin girişimcilerin bilim ve teknoloji açıklarını kapatacağını ve katma değer yaratacağını vurgulayan Bakan Coşkun, özel sektör ve akademisyenler arasında bağın da böylece güçlendirileceğini anlattı. Ali Coşkun, konuşmasında siyasi ve ekonomik istikrarın önemine değinirken, iktidarları döneminde yapılan icraatların altını çizdi. Coşkun, teknoloji geliştirme bölgelerindeki firmalara sağlanan teşviklere de değinirken, “Bu teşvikler sayesinde istihdam, proje ve firma sayısı artış gösterdi.” dedi. “ODTÜ Teknokent
Türkiye’nin en büyük teknokentidir.” ODTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Canan Çilingir çeyrek asırdır süren maratonun çok önemli bir noktasına geldiklerini belirterek, “1980’lerde teknoparkların önemini kamuoyumuza; siyasi çevrelere, yöneticilere anlatmaya çalıştık. Ve seksenli yıllarda başlayan bu koşumuz 1993 yılında ODTÜ’nün Sanayi Bakanlığı ve KOSGEB ile yaptığı işbirliği sonucu Teknoloji Geliştirme Merkezi kurulmasına yol açtı. Kuluçka merkezi olarak adlandırdığımız merkezimiz, 70’in üzerinde yeni sanayici ülkemize armağan etti. Bu son derece başarılı deneyimler bizi daha da yüreklendirdi ve daha büyük bir atılım yapmak üzere 1998 yılında bir teknopark kurmaya karar verdik. 2001 yılında çıkan Teknoloji Geliştirme Merkezi Yasası ile merkezimiz “ODTÜ Teknokent” adı ile Türkiye nin ilk teknoparkı olma özelliğini kazandı.” dedi. Dünyadaki bilim ve teknoloji parklarının
gelişimlerinin de 1990’dan sonra başladığını ve ODTÜ Teknokent’in dünya ile eş zamanlı olarak yarışa
katıldığını, dünya ile rekabet edebilir bir teknopark olmayı sağlayan
sonuçlardan birisinin bu öncü hareketleri olduğunu anlatan Prof. Dr. Canan
Çilingir, bu süreç içinde geliştiklerini mevcut 200 bin metrekare alanın dar
geldiğini fark ettiklerini, yeni açılımlara ihtiyaç duyduklarını, tam bu noktada
da sanayiciden gelen talepleri değerlendirdiklerini söyledi. “OSTİM, bu açıdan
bizim için önemli idi. OSTİM yönetimi büyük bir ileri görüşlülükle bize açılım
ayağı olarak işbirliği önerisi getirdi. Uzun süredir OSTİM’le işbirliği içinde
olduk. Ancak fiziksel olarak hiç bu kadar yakın olmamıştık. Artık omuz omuza el
ele birlikte çalışma olanağına kavuştuk.” diye konuştu. ODTÜ Teknokent’in gelişiminden sayısal örnekler de veren Rektör Yardımcısı Çilingir, üç bin dolayındaki araştırmacı, bin ikiyüz dolayında ki öğretim üyesi, bin dolayındaki araştırma görevlisi ve Üniversite çevresiyle, öğrencileriyle, master, doktora öğrencileri de dikkate alınırsa 7–8 bin kişilik bir araştırma ordusu desteği ile OSTİM’deki kuluçka merkezlerinin de ne kadar önemli bir yol çizeceğini görebildiklerini anlattı. ODTÜ Teknokent’de yer alan 170 şirketin 2005 yılı ihracat cirosunun 25 milyon dolara ulaştığını belirten Çilingir, aynı rakamları kısa sürede ODTÜ-OSTİM Teknokent ‘de de yakalamak istediklerini söyledi.
Avrupa Birliği’nin teknolojiye yönelik önemli ağlarından birisinin de ODTÜ Teknokent bünyesinde kurulmuş olan IRC Anatolia (Yenilikçilik Aktarım Merkezi) olduğunu da belirten Rektör Yardımcısı, “burada ki ortaklarımız yine KOSGEB ve ASO (Ankara Sanayi Odası) olmuştur. Sanayicimizle işbirliği yapmadan projelerimizin anlamlı sonuçları vermesini beklemiyoruz. O yüzden her türlü projemizde bu işbirliğine çok özen gösteriyoruz. IRC Anatolya aracılığıyla bugün kobilerimize kendi ürettikleri teknolojileri yurtdışına tasvir etme olanağı sağladığımız gibi, ihtiyaçları olan teknolojilerinde yurtdışında kobilerimizin tasvirinide sağlamak durumunda aracı oluyoruz. İşte OSTİM kuluçka Merkezimiz bu yararlığında çok kısa sürede faydalarını görecektir.” dedi.
ODTÜ Teknokent’in uzun yıllardır
yürüttüğü çalışmalarla uluslararası bir araştırma üniversitesi olma özelliğini
sağlayan ODTÜ’nün çok önemli bir adımı olduğunu belirten Prof. Dr. Canan
Çilingir, ODTÜ-OSTİM Teknokent ile yeni bir adım daha atarak, OSTİM’in de
uluslararası yarışta artık pek çok sanayi bölgesini geride bırakacağını,
Türkiye’yi teknolojik rekabete bir adım daha ileri taşıyacağını
belirtti. “Daha rekabetçi
bir OSTİM” OSTİM Yönetim
Kurulu Başkanı Orhan Aydın yaptığı
konuşmada; teknokent’in ''daha rekabetçi bir OSTİM'' hedefi ile oluşturulduğunu,
ODTÜ-OSTİM Teknokent’in hizmete girmesiyle OSTİM'deki firmaların ufuklarının
genişleyeceğini belirterek, “OSTİM bu adımla Türkiye'ye örnek olmak istiyor”
dedi. Hedeflerinin katma değeri yüksek ürünler olduğunu o nedenle merkeze büyük
önem verdiklerini ifade eden Aydın,
“bilim adamlarının bilgi ve tecrübelerini üreticilere taşımak istediklerini dile
getirdi. KOBİ’lerin kendi imkanları ile üretim
yapan ve yaptığı üretimi dünyaya satma çabası içinde olan kuruluşlar olduğunu
belirten Aydın, “ODTÜ’nün de desteği ile de bize katma değeri yüksek ürünler
üretmek istiyoruz. Şimdiye kadar kilosunu 1 dolara sattığımız metali nitelikli
ürün olarak 10 bin dolara, 100 bin dolara, 1 milyon dolara satmak istiyoruz.
Bunun yolunun da bilimden, teknolojiden, Ar-Ge’den geçtiğini biliyoruz. Onun
için ülkemizin en büyük üniversitesi ile işbirliği yaptık. Bu sayede
KOBİ’lerimizin üretime, pazara bakışı farklı olacaktır. Bu projeye katkı veren
herkese, başta ‘KOBİ babası’ olarak bilinen Sayın Bakanımız Ali Coşkun’a
OSTİM’liler adına teşekkür ediyorum. Burası bir anlamda onun eseridir. ODTÜ
Rektörlüğüne ve birim yöneticilerine teşekkür ediyoruz. ODTÜ-OSTİM Teknokent, deyim yerinde ise
bir teknoloji kaldıracı olacaktır.” dedi. “Artık kurum bağnazlığının
geçerliliği kalmamıştır” Yenimahalle
Belediye Başkanı Ahmet Duyar,
“Günümüzde sanayici ve iş dünyamızla kamu kurumlarımızın, vakıflarımızın,
derneklerimizin, gönüllü kuruluşlarımızın diyalog ve işbirliği içinde olmaları
gerekmektedir. Bunu sadece kendi ülkemizdeki kurum ve kuruluşlar arasında değil,
tüm dünya genelinde bunu düşünmek mecburiyetindeyiz.” dedi.
Bir tarafta sanayi, diğer tarafta
üniversitenin bir araya gelmesiyle çok büyük anlam içeren bir proje yönetimi
çıktığını belirten Yenimahalle Belediye Başkanı, “bu proje ile sanayicilerimiz,
iş adamlarımız, müteşebbislerimiz gerek ülke içerisinde gerekse dünya
piyasalarında gerçekten rekabet gücünü artıracaklar, iş üretimini, iş kalitesini
artıracaklardır. Ülkemiz de sanayimiz güçlenirse, sanayicimiz güçlenirse bu ülke
diğer taraftan anlamlı, ülkede işsizliğin azalması demektir, ülkemizde
istihdamın artması demektir. İşte bütün bunların toplamında da güzel ülkemizin
türkiyemizin top yekün kalkınması demektir.” diye konuştu.
“Yenilikçi olmak
zorundayız” OSTİM OSB Müdürü Ahmet Rıza Balım, bölgede 60 firmanın
yer alacağını belirtirken, rekabet için teknolojinin önemine dikkat çekti.
“Rekabet hızla artıyor, yeni ürünler yeni firmalar her gün piyasaya giriyor.
‘Dünya düzdür’ şeklinde ifade edilen bu rekabet ortamında ayakta kalabilmek için
iki seçeneğimiz var. Bir; yenilikçi olmak iki ucuz iş gücü kullanmak. Hindistan
ve Çin ucuz iş gücünü yeterince kullanıyor. Kişi başına düşen milli gelirimizi
beşte bire düşürmek istemiyorsak, yenilikçi olmak zorundayız.”
dedi. “OSTİM’de gerçek
bir atılım yaşanıyor” OSİAD Yönetim
Kurulu Başkanı Nihat Güçlü,
üniversite-sanayi işbirliğinin kurumsallaşması gerektiğine değinirken, bölgede
son birkaç yıldır büyük atılımlar yaşandığını belirtti.” Nihat Güçlü “Ostim’de son birkaç yıldır gerçek bir
atılım yaşanıyor. İş geliştirme merkezi, aktif iş gücü projeleri, İnternet
iletişim ağı, teknoloji projeleri, ekonominin desteklenmesi projesi gibi
çalışmalar yapıldı. Bunlara bugün bir yenisi ekleniyor. Günümüzde artık rekabet
üstünlüğüne sahip olanlar; teknoloji ve bilgiyi üretenler var, bir de gelişmiş
ülkelerin bilgi ve teknolojisini satın alan onlara bağımlı ülkeler var. Biz
yıllarca teknolojiyi satın alma kolaycılığını tercih ettik. Maliyetli olduğu
gerekçesi ile araştırma geliştirmeyi önemsemedik. Üniversiteler kendi kapalı
dünyalarında ürettikleri bilimi sanayiye aktaramadılar. Bu nedenle bilimde
geriye düştüler.” dedi. “Başkentin sanayisinden, sanayinin
başkentine doğru ilerlemekteyiz.” ASO Başkanı Zafer Çağlayan adına söz alarak; “Başkentin sanayisinden, sanayinin başkentine doğru ilerlemekteyiz.” diye konuşan Hasan Altun, OSTİM’in Ankara’da sanayinin en önemli ve en dinamik bölgelerinden birisi olduğunu belirtti. Ankara Sanayi Odası üyelerinin yüzde 30’u OSTİM’de faaliyet gösterdiğinin altını çizen Altun, OSTİM’in ayrıca bir KOBİ üssü olduğunu söyledi. “OSTİM’in artık resmen markalaşmış uluslararası kimliği OSTİM’li firmalara yeni teknolojilere yönelme imkanı sağlamaktadır. Bu avantajlar OSTİM’in teknolojide de atılım yapmasına imkan veriyor. Teknokent bu imkanları daha da artıracak. OSTİM’in de katkısı ile Ankara sanayinin atılımı hızlanacaktır. Ankara sanayisi hızla gelişiyor, OSTİM’li sanayicilerin de katkısıyla Ankara sanayinin kısa bir sürede kat ettiği mesafe bizlere cesaret vermektedir.”dedi.
“Biz bir adım attıysak, OSTİM
Yönetimi üç adım attı” Açılışın sonunda plaket
töreninde bir konuşma yapan
ODTÜ-Teknokent Genel Müdürü Uğur
Yüksel OSTİM Yönetiminin ve ODTÜ’nün çabalarına dikkat çekerek; “burada
bugün bu açılış gerçekleştiyse OSTİM yönetimine bence teşekkürün büyüğünü
yapmamız gerekiyor. Biz bir adım attıysak onlar üç adım attılar.
Üniversite-sanayi işbirliği konusunda gerçekten çok emek harcadılar. Biz daha
çok OSTİM firması bekliyoruz. Sayın Rektör yardımcımız Canan Çilingir belirtti ,
hala yerimiz var tutuyoruz, çok başvuru var tutuyoruz, istiyoruz ki ostimliler
gelsin yoksa yazılım firmaları bütün binayı kısa bir sürede dolduracak o yüzden
lütfen başvuru yapın” diye konuştu.
|