Sağlık ve Bilişimde Objektif Haber

  English

       HBYS'nin Sosyal Maliyetlere Etkisi  

 

            HBYS’nin yaygın bir şekilde  kullanılması ile işlemler güvenli ve hızlı bir şekilde yapılırken, iş gücünün ve mali kayıpların engellenmesi ile hastanelerin kazançları büyük oluyor. Kaçakların önlenmesi, hastane veriminin ve işlemlerinin daha düzenli izlenmesinin hastaneye getireceği mali kazançları nelerdir? Sorusunun cevabını  Çözüm Bilgisayar Genel Müdürü Dr. Bilal Ak’tan aldık.

 

Her işletmede olduğu gibi sağlık kurum ve kuruluşlarında da üretim kaynakları; Para, İnsan Kaynakları, Zaman, Makine, Malzeme, Yer (bina) ve Bilgidir.

 

          Çağdaş Sağlık İdarecileri ve Modern Hastane Yöneticileri, bu üretim kaynaklarını optimum bir şekilde kullanarak yönettikleri kurum ve kuruluşların amaçlarını etkili, verimli, ekonomik, kaliteli, ulaşılabilir, satınalınabilir, tüketilebilir ve hasta memnuniyetini sağlayacak bir şekilde gerçekleştirmek zorundadırlar.

 

          Zaman kaynağı özellikle hastanelerde sağlık hizmeti üretiminde çok büyük bir önem arz etmektedir. Çünkü; zamanın akışını durdurmak, hızlandırmak, geriye getirmek, ileriye götürmek, depolamak, yeniden kullanmak, para ile satın almak mümkün değildir. Ayrıca siz harcamazsanız da zaman kendi kendine harcanır ve tükenir. Bu nedenlerle zamanın iyi kullanılması, iş hareketlerinde gereksiz işlem veya eylemlere yer verilmemesi, hareket, zaman etütleri ve iyi bir zaman yönetimi yapılması  gereklidir.

 

          Sağlık kuruluşlarında hekim-ler, hemşireler zamanlarının çoğunu hastanın muayenesi, tedavisi ve ba-kımı gibi asıl görevleri dışındaki işlerde harcamaktadırlar. (Başhekim, Başhekim  Yardımcısı,  Hastane  Müdür  Yardımcısı, İl Sağlık  Müdürü, İl Sağlık Müdür Yardımcısı vb.) Yönetim dersleri, programları veya eğitimi  almamış sağlıkçılar, meslekleri dışında çalıştırılarak değerli emekleri israf edilmektedir. Halbuki personelin eğitim gördüğü alanda çalıştırılması verimliliği arttırıcı bir ekonomi kuralıdır. Sağlık alanında aşırı işbölümü ve uzmanlaşmaya dayalı Sağlık İdarecisi, Hastane Yöneticisi, Tıbbi Sekteterlik, Ev İdarecisi, Sosyal Hizmet Uzmanı, Sağlık Eğitimcisi, Sağlık İstatistikçisi vb. sağlık personeli yetiştirilmişken, bu alanlarda hekim ve hemşirelerin kullanılmaları bir yönetim zaafı olarak görülmektedir.

 

          Hastaya acil müdahalede, ameliyatta veya kan gibi kritik ürün tedariğinde, zaman unsuru olumlu veya olumsuz açılardan çok hassas rol oynar. Zamanında yetişen kan bir hayat kurtarırken, zamanında yapılamayan bir müdahale hayat kaybına neden olabilir. Bir tarafta  hayatta kalma, sevinç ve mutluluk için işleyen zaman, aksi yönde üzüntü, ızdırap ölüm için işleyebilir. Sağlık kuruluşlarında ve hastanelerde zaman kaynağının kötü kullanılışı hasta ve toplum için giderilemez maddi ve manevi kayıplara neden olur. Kaybedilen para, makine vb. kaynaklar telafi edilebilir, fakat hayatını kaybeden bir insanı geri  getirebilmek  maalesef mümkün değildir. Zaman kaynağı, hiçbir kurumda hastanede olduğu kadar insan hayatını etkileyemez.

 

          Zamanın önemi konusunda atalarımız "Vakit Nakittir" demişlerdir. Burdur yöresinde ise insanlar birbirlerine "Vaktiniz Hayırlı Olsun" demektedirler. Hastanelerimizde ise bu  hayırlı olması  istenilen veya para ile eş tutulan zamanın iyi kullanılmadığı görülmektedir.

 

          Zaman kaynağının iyi değerlendirilmesi için hastanelerde ve diğer sağlık kuruluşlarında ameliyathanelerin optimum kulanılmasından, eczanelerdeki ilaçların miyadından, sipariş sürelerini de dikkate alarak emniyet stoklarının tespitinden, polikliniklerde veya laboratuvarlarda hastaların sıra bekleme sürelerine, sterilizasyon biriminde setlerin hazırlanması için hareket ve zaman etütlerine, nöbetlerdenizinlere vb her konuda titiz bir zaman planlamasının yapılması gerekmektedir.

 

          Profesyonel Sağlık İdarecileri’nin ve çağdaş Hastane Yöneticileri’nin önde gelen görevlerinden bazıları da; zamanı yönetmek, değişimi yönetmek, çalışmayı yönetmek, bilgiyi yönetmek, kısacası kurumsal olayları ve onlarla ilgili üretim kaynaklarını yönetmektir. Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri’nin  kurulması, işletilmesi, bilginin kullanımı, saklanması ve kısacası yönetilmesi modern hastane yönetimlerinin öncelikli görevidir. Bunun içinde hastanelerin hızla HBYS’ye kavuşturulması gerekmektedir ki bunun sonucunda zaman yönetimine de büyük katkı sağlanmış olacaktır.

 

          HBYS’ler, hastanelerin yönetiminde yöneticilere doğru, yeterli bilgileri zamanında sağlayarak, doğru kararların alınmasına, doğru planların yapılmasına katkı vermekte-dirler. Entegre ve modüler HBYS’ler  işlerin hızlı ve kısa sürede, hatasız ve kaliteli yapılmasını sağlamaktadır.

 

          Sözgelimi bin personelin maaş bordrosunun hazırlanması için ayda yedi kişi çalıştırılırken otomasyon ile en fazla on dakikada ve hatasız sonuçlandırılabilmektedir. Yine faturaların zamanında hazırlanamaması, hatalı hazırlanması, iadeler vb. durumlar nedeni ile hastane alacaklarını geç tahsil etme ve buna bağlı olarak fonların  iyi  yönetilememesi, peşin alımların yararlarını ortadan kaldırmanın yanında, uzun vadeli ödemeli satınalmaların yüksek fiyat olumsuzluklarını da beraberinde getirmekte, otomasyon ile beş bin faturanın işlemleri en fazla bir saatte tamamlanmakta ve eski uygulamaların olumsuzlukları ortadan kalkmaktadır.

 

          HBYS’nin yeni ürünlerinin uygulamaya konulması ile zaman konusunda ek yararlar ve tasarruflar söz konusudur. Sözgelimi Çözüm Bilgisayar’ın ürünlerinden Telefonla Randevu, Internetten Randevu Sistemleri, Hasta Yönlendirme Sistemleri, İlaç Fiyatlarının Otomatik Sürsaj İşlemleri, İnternetten Hasta Takip, Barkod Uygulaması, Tıbbi Cihazların  HBYS'ye Entegrasyonu, bilgiye kolay ve hızlı erişim, PACS uygulaması, en yüksek hıza ulaşmak için birden fazla sorgulama biçimi, Provizyon imkanı vb. uygulamaları  ile  bu yararve tasarruflar sağlanabilmektedir. Bu uygulamalar ile  hastaların poliklinik, laboratuvar veya  eczane  önündeki kuyrukta bekleme süreleri çok aza indirilmektedir. Hasta, hastaneye gelmeden randevu alabilmekte, hekim hasta dosyasını veya hastanın filmini beklemeden PACS ile doğ-rudan görüntüye saniyeler içinde ulaşabilmektedir.

 

          Örneğin SSK Karadeniz Ereğli Hastanesi'nin Hasta Yönlendirme Sistemi’nde, hastane eczanesinden bir hastanın ilaç alma işlemleri otuz saniye içinde yapılmaktadır. Otomasyondan önce hastalar SSK hastanelerindeki eczane bankolarında uzun kuyruklar oluşturur ve saatlerce kuyruklarda beklerlerdi. Bugün ise, Çözüm Hasta Yönlen-dirme Sistemi’nden Sıra Numarası yazılmış barkod etiketini alan hastanın reçete bilgileri eczaneye hemen aktarılmaktadır. Hasta, Çözüm Monitör  Sistemi’nden Sıra Numarası ve adının yayınlanmasını beklerken, eczane görevlisi hastanın  ilaçlarını  hazırlamaktadır.  Monitörde Adı ve Sıra Numarası  yayınlanan  hasta  eczane bankosuna gittiğinde hazır olan ilaç-larını otuz saniye içerisinde almaktadır.

 

          Bilindiği gibi hastane ve diğer sağlık kuruluşlarına yapılan başvurular milli emek gücünden kayıplara neden olmaktadırlar. Türkiye'de sağlık hizmetlerine talebin sebep olduğu toplumsal maliyetlerinin hergeçen gün arttığı ve milli ekonomiyi ve işgücü pazarını olumsuz etkilediği görülmektedir.

 

          2002 Yılı Sağlık Bakanlı-ğı Sağlık İstatistikleri verilerine göre toplam yatırılan hasta günü sayısı 31,943,612 hastanelerdeki poliklinik sayısı 123,114,138 olarak kaydedilmiştir. ABD kıstaslarına göre hastaneye başvuran her hasta en az iki iş gününü hastanelerde geçirmektedir. Türkiye'de bu konuda bir kıstas yoktur, yalnızca benim ve Doktor AKAR'ın Başbakanlık TODAİE Kaya Projesi  kapsamında Ankara Numune Hastanesi'nde yaptığımız çalışma bizlere bilgi vermektedir. Bu çalışmaya göre bir KBB hastasının hastaneye polikliniğe gelişinden reçetesini alana kadar geçen sürede iş akışına göre, hareket ve zaman etütleri yapılmış, hasta hastanede bir poliklinik muayenesi için iki iş gününü harcamış ve bunun karşılığında hastaneden yalnızca yedi dakikalık sağlık hizmeti (muayene ve tetkik) almıştır.

 

          Burada ABD kıstaslarından  yani her başvuru için iki iş günü kaybından hareket edersek polikliniklere başvurudan dolayı işgücü kaybımız 246,228,276 iş günü olmaktadır. Türkiye'de Genel ve Tıbbi Sosyoloji, Tıbbi Antropoloji ile hasta ve hasta yakınlarının davranışları açısından bakıldığında bir hastanın hiçbir şekilde kendi başına hastaneye gitmediği, yanında en az bir kişinin, eşinin, çocuklarının, yakınlarının bulunduğu görülmektedir. Bu davranış şekli bizim iş gücü kaybımızı, dört katına kadar  çıkarabilmektedir. Bu  davranış şeklimizin iş günü kaybımızı iki kat arttırdığı varsayıldığında yalnızca hastane polikliniklerine başvurunun yol açtığı iş gücü kaybı 492,456,552 işgünü olmaktadır.

 

          Ayrıca hastaneler dışında, 544,249 Evde Doğum, 2,324,521 Verem Savaş Polikliniği, 2,035,254 VSD Mikrofilm Çekimi, 71,225,376 Sağlık Ocakları Polikliniği, 616,709 Sağlık Ocaklarında Küçük Müdahele, 2,388,555 AÇS/AP gebe izlemesi, 4 ,549,579 bebek muayenesi, 5,233 ,022 çocuk muayenesi olarak toplam 86,882,013 sağlık işlemi sözkonusudur. Burada da her başvuru için iki iş günü hesabından hareket edersek 173,764,026 iş günü kaybı bulunmaktadır. Hastanelerde yatılan hasta günü, hastane polikliniklerindeki muayeneler ve diğer sağlık kuruluşları muayeneler ve diğer sağlık kuruluşlarındaki faaliyetlerle ilgili  iş gücü kayıpları ele alındığında toplam kayıta geçmiş iş gücü kaybı toplamı 698,164 ,190 olmaktadır. Kayıt dışı sağlık başvuruları hesaba katıldığında bu iş gücü kayıplarının boyutu daha da yükselecektir.

 

          Sağlık kuruluşlarına başvuru sebebiyle kaybolan iş gücü yuvarlak olarak 700,000,000 olarak ele  alınsa ve o yıl için bu iş günü kaybının asgari ücretten (306,000,000 TL) para olarak karşılığı  214 Katrilyon TL olmaktadır. O dönemde Devlet bütçesinin 97.8 Katrilyon, Sağlık Bakanlığı bütçesinin 2.3 Katrilyon TL olduğu göz önünde tutulursa sağlık hizmetlerine talebin sebep olduğu maliyetlerin Devlet Bütçesinden 2.2 ve Sağ-lık  Bakanlığı  bütçesinden de  94 kat fazla olduğu görülmektedir. Hesap edilen iş gücü kaybının yeni tespit edilen asgari ücretten (487,350,000 TL) maliyeti ise 341 Katrilyon TL. veya YTL hesabı ile 341 Milyar YTL olmaktadır.

 

          Sağlık kuruluşlarında etkili ve entegre HBYS’ile, sözkonusu sağlık kuruluşlarına başvuru nedeniyle kaybolan iş gücünü % 20 azaltığını öngördüğümüzde bu zaman kaybı tasarrufunun ( 700,000,000 x % 20 ) 140,000,000 iş günü,  bugünkü  değerleme  ile (487,350,000 TL.) parasal tutarı 70 Katrilyon veya 70 Milyar YTL olmaktadır. (Sağlık Bakanlığı'nın  Sağlık  Harcamaları  Araştırması’nda Türkiye'nin sağlık harcamaları yaklaşık 20 Katrilyon TL dır.)

 

          Sağlık ekonomisi için önemli bir örnek olan bu durum, Türkiye'nin yeniden yapılandırılmasında Sağlık Sistemi’nin ne kadar acil olarak sistem  özelliklerine  göre yeniden tasarlanması, çağdaş sağlık idarecilerinin ve profesyonel hastane yöneticilerinin yönetimine bırakılmasını gerekli ve şart kılmaktadır.

 

          Sağlık kuruluşlarının entegre HBYS’ne geçtiklerinde sağlayacağı birçok yarar yanında yalnızca sağlık kuruluşlarına başvuru nedeni ile kaybolan iş gücü kaybını azaltmaları sayesinde elde edilecek sinerjinin parasal değerinin milli ekonomiye nasıl bir katkı, sağlıklı iş gücünün iş hayatında nasıl bir verimlilik sağlayacağını, bunun aksi bir durumun yani bilgi sistemlerini kurmamanının da bir o kadar ülkeye maliyet yükleyeceğinin bilincinde olunmalı ve bu tablo karşısında yöneticilerin daha dikkatli olması  gerekmektedir.

 

           Sonuç olarak, sağlık kuruluşlarına talep sayesinde oluşan iş gücü kayıplarının azaltılmasında ve  yarar sağlanmasında bir araç da HBYS’dir. Bu nedenlerle Sağlık Sistemi’nin, sağlık kurum ve kuruluşlarının bir an önce HBYS’ne, Aile Doktorluğu Bilgi Sistemleri’ne  kavuşturulmaları gerekmektedir. Bu konuda çabalar sürdürülmektedir Fakat uygulamada bilgisizce, aceleci, suistimale açık, kontrolsüz, verimsiz ve çok çok pahalı bir gidişatın icraa edildiği görülmektedir. Bir zamanlar bilinçsizce tıbbi cihaz çöplüğü haline getirilen ülkemizin mevcut uygu-lamalarla bilgisayar çöplüğü haline getirilmesi kaçınılmazdır. Gerekli tedbirler alınarak bu yanlış gidişin önüne geçilmelidir.